2 Nisan 2008 Çarşamba

Grup Hepsi Röpörtajları



* Cemre’nin adı Kenan Doğulu ve dizideki bir rol arkadaşınızla aşk dedikodularına karıştı…CEMRE: Bu konulardan nefret ediyorum!EREN: Biz magazinden çok uzak bir grubuz.CEMRE: 10 yıllık arkadaşımla beni sevgili olarak yazdılar. Bunlar bana zarar veriyor ve bundan nefret ediyorum. Magazin olaylarından beri setten direkt eve gitmeye başladım. Artık evde oturuyorum. Hadi dışarıdaki adamı ’sevgilim’ diye yazdılar; Kenan Doğulu’yla sahnedeydik!GÜLÇİN: Kenan Doğulu’yla sahnedeyiz ve düet yaparken çekilen görüntülerde bizi atıyorlar. Cemre ile Kenan’ı sanki bir aşk yaşanıyormuş gibi yan yana koyuyorlar. Buna gerçekten çok sinirleniyorum.
* Neden özellikle Cemre’yle ilgili bu haberler çıkıyor?CEMRE: Biz de onu anlamıyoruz zaten. Bundan dolayı artık evde takılıyorum.
* Şu anda hayatınızda birileri var mı?YASEMİN: Bu soruyu geçiştirsek… Olanı da var, olmayanı da çünkü! (Gülüyor)
‘Hepsi 1′de oynadığınız karakterler size benziyor. Siz aslında nasıl karakterleri canlandırmak istersiniz?CEMRE: Geçen gün ben de bunu düşündüm. Görsel olarak değil, sadece oyunculukla izleten bir şey yapmak isterim. Makyajsız, güzel görünmek zorunda olmayan bir karakter mesela… Hırçın bir tip olabilir, kötü bir tip olabilir. Ama ‘ciks’ bir kızı oynamak istemem. Zor bir rol olsun isterim. “Ne yapacağım ben şimdi?” diyebileceğim bir rol olmalı. İlle de etik ve doğru şeyler oynanması gerekmiyor…EREN: Geçen gün Fatih Akın’ın yönettiği ‘Yaşamın Kıyısında’ filmini izledim. Orada Nurgül Yeşilçay’a bayıldım. “İşte oyunculuk bu!” dedim. Gerçekten de öyle bir rolü canlandırmak isterdim.LOPEZ’İ BEĞENİYORUM
* Ama Nurgül Yeşilçay’ın canlandırdığı rolde aykırı bir durum da söz konusuydu…EREN: Orada aykırılığın yanında çok şey var. Oyunun sıcaklığı burada zaten. O aykırı ilişkiyi de yaşıyor, kaçakçılık da yapıyor.. . İşin içinde birçok şey var. Mükemmel bir şeydi…
* Gülçin ve Yasemin siz nasıl bir rolde oynamak isterdiniz?GÜLÇİN: Bu konuda ben Jennifer Lopez’i çok takdir ediyorum. Çünkü kendini öne çıkaran şeylerde oynuyor. Ya dans ediyor, ya dövüşüyor. Yani hep fiziksel bir şeyler var. Görsel anlamda da kendisini çok iyi kullanıyor. Ben de şarkı söyleyebileceğim ya da dans edebileceğim müzikal bir filmde olabilirim. Tatlı bir kızı oynamayı da çok isterim.YASEMİN: Ben kötüyü oynamak istiyorum. Kötü düşünen bir insan olmadığım için bu benim için zor bir rol olur… Bir katil ya da kötü bir polisi canlandırabilirim.
* ‘Hepsi 1′ dizisi başladığı günden beri oyunculuk anlamında sizde neler değişti?CEMRE: Önceden sahneye giriyorduk ve oynamaya çalışıyorduk. Şimdi sahnedeki durumu yaşamaya çalışıyoruz. Bu da bizde çok fazla şey değiştirdi. Çok daha fazla inanarak oynamaya başladık. Zamanla tecrübe kazanmaya başladık. Zaman her konuda olduğu gibi bu konu da da çok yardımcı oldu.YASEMİN: Gitgide kameraya ve ışığa alıştık.EREN: Çok güzel şeyler öğrendik. Ekibimizle çok güzel anlaşıyoruz. Annemden çok onları görüyorum.CEMRE: Zaten ekip de bizim deli olduğumuza karar verdi! ‘Dördünüz arasında normal bir tane yok’ diyorlar. Biz 12 senedir beraberiz. Aramızda tartıştığımız zaman bütün ekip diken üstündeydi. Kavga ediyoruz sanıyorlardı.YASEMİN: Tartıştığımız anlarda ‘Şimdi biri seti terk edip gidecek’ gözüyle bakıyorlardı. (Gülüyor) Artık biz tartışırken kimse ilgilenmiyor.KAVGA NEDENİ ÇİKOLATA!
* Neden tartışıyorsunuz peki?CEMRE: Abuk sabuk şeylerden…EREN: Aklınıza bile gelmeyecek kadar saçma şeyler…CEMRE: Birimiz ‘Sen çok çikolata yedin’ diyor, diğerimiz de ‘Sana ne benim çikolatamdan’ diye çıkışıyor. (Gülüyor) Bir keresinde Eren kafama çikolata atmıştı mesela…GÜLÇİN: Cemre, Eren’e çok şişmanladığı için ‘Çikolata yemeyeceksin’ dedi. Eren de ‘Yiyecem yiyecem’ diye tutturduğu çikolatayı, Cemre’nin kafasına attı. (Gülüyor) Sonra hep beraber gülmeye başladık.CEMRE: O kadar abuk sabuk şeylerden tartışıyoruz ki, sonra neden tartıştığımızı bile unutuyoruz. O yüzden bize birşey olmaz. Biz herhangi bir konuda kavga ettikten beş dakika sonra eskisi gibi muhabbete devam ederiz.






Grup Hepsi Röpörtajları

En büyük hayalimiz bir müzikale imza atmak!

‘Hepsi’ grubunun üyeleri Cemre, Eren, Yasemin ve Gülçin, ekip olarak farklı bir şeyler yapmak istediklerini söyledi: Hayalimizde yurtdışındakiler gibi çok büyük bir müzikal var. Kaliteli ve alışılmamış bir proje istiyoruz..
Gençlerin sevgilisi olan Hepsi grubunun kızları; Cemre, Eren, Yasemin ve Gülçin, başrol paylaştıkları ‘Hepsi 1′ adlı diziyle atv ekranlarına taşındı. Oyunculuk adına hayli yol kat ettiklerini söyleyen dört genç kız, en büyük hayallerinin bir müzikalde oynamak olduğunu söyledi. Önümüzdeki ay üçüncü albümleri için stüdyoya girmeye hazırlanan Hepsi kızları; sinema filmi için teklifler almaya başladıklarını belirterek, haklarıında merak edilenleri GÜNAYDIN‘a anlattı.
GÜN GEÇTİKÇE DOĞALLAŞTIK* Dizi çekimleri nasıl gidiyor?YASEMİN: Bu aralar havalar soğuk ve çekimler dışarıda olduğu için zorlansak da, genelde çok güzel geçiyor. Üşüyoruz ama çok eğleniyoruz.EREN: Artık yün fanilalar giyiyoruz.
* Oyunculuğa alışabildiniz mi?GÜLÇİN: Gün geçtikçe daha iyi olmaya başladık. Başlarda oyuncu koçumuz vardı. Aldığımız derslerle açığımızı kapatmaya çalıştık. Birçok insan da oyunculuğumuzu doğal buluyor.CEMRE: İyi oyuncu dediğimiz kişilerden çok olumlu tepkiler aldığımızı söyleyeyim. Onlardan ‘Bu işi kotardınız’ tarzında güzel telefonlar aldık.EREN: İlk başladığımız günle şu anki halimiz arasında çok fark var. Zaten herkes bunu söylüyor. Bu duruma gelmemizde birçok insanın rolü var.YASEMİN: Karşımızdakinden rol almayı öğrendik. Ondan rolü aldığımızda, biz de bir şeyler katıp kullanabiliyoruz. Biz de kendi yorumlarımızı katıyoruz.
* Diziyi izledikten sonra birbirinizi eleştirdiğiniz oluyordur. Hanginizin oyunculuğa yeteneği daha fazla?EREN: Teknik olarak bilmiyoruz ama izleyici olarak baktığımda; hepimizin gerçekten o an iyi oynadığını ve o duyguyu verdiğini söyleyebilirim.
* Hiç müzikal teklifi aldınız mı?EREN: Hayalimizde yurtdışındakiler gibi çok büyük bir müzikal var.CEMRE: İnsanlar albüm çıkartıyor, arkasından peş peşe 5 klip çekiyorlar. “Biz şunu, bunu yaptık” diyorlar. Bizim kliplerimiz daha az ama diğerlerinin yanında farkını belli ediyor. Ekip olarak çok iyi çalışıyoruz ve gerçekten farklı bir şeyler yapıyoruz. Eğer bir gün, bir müzikal yaparsak kaliteli ve alışılmamış olsun istediğimiz için titiz davranıyoruz.YASEMİN: Çok istiyoruz ama şimdilik öyle bir zamanımız yok. Albüm çalışmalarına başladık. Yine de müzikalde oynamak, en büyük hayallerimizden bir tanesi.EREN: İnsanları eğlendirecek ve yüzlerini güldürecek şeylere ihtiyaç var. İçinde duygusal şeyler de barındıran eğlenceli bir müzikal sunmalıyız biz.
* Albüm çalışmaları ne durumda?CEMRE: Parça seçiyoruz. Aralık sonu da kayıtlara başlayacağız.
* Nasıl bir albüm olacak?CEMRE: Söyleyemeyiz!EREN: Farklı bir albüm olacak.GÜLÇİN: Henüz şarkı seçme aşamasında olduğumuz için her an her şey değişebilir. O yüzden biz şimdi ne söyleyesek yalan olur.YASEMİN: Farklı bir şey yapacağız ama ne yapacağımızı biz de bilmiyoruz.
* 5 yıl sonra Hepsi grubunu nerede görmeyi planlıyorsunuz? CEMRE: Bizim en çok istediğimiz şeylerden biri, içecek kutularının üstünde kendimizi görmekti. Geçen yıl hem bunu yaptık, hem de Sezen Aksu’yla beraber şarkı söyledik. Bundan sonra ne yapacağız? En son 5 yıl sonrasını düşünmeme kararı almıştık! (Gülüyor)YASEMİN: Düşünmüyoruz çünkü, hakikaten işin içinden çıkılmıyor…
İLERİYİ DÜŞÜNMÜYORUZ
* Yurtdışıyla ilgili çalışma var mı?CEMRE: Şimdilik kesinleşen bir şey yok. Bir İngilizce şarkı yapmıştık ve o bayağı ses getirdi. Vokallerini bile tam okumadan yaptığımız deneme şarkımızla Avrupa’da listelere girdik. MTV’de birkaç hafta birinci olduğumuzu duyduk. Ama biz o şarkının üstüne oynamadık.YASEMİN: Sadece bir denemeydi…
* Niye üstüne gitmediniz?CEMRE: Çünkü her şeyi sindire sindire yapmak gerekiyor.EREN: Yurtdışı için bence hazır değildik o zaman.YASEMİN: Yaşımız daha çok genç. Bazı şeyleri yeni yeni öğreniyoruz. Bir dahaki sefere daha güzelini yapıp, yurtdışına göndeririz…

31 Mart 2008 Pazartesi

Hepsi1 42 Bölüm Resimleri


















Umarım hoşunuza gider :)

Artık;
HEPSİ 1 Bölüm 22 / Yeni Bölüm 1 Nisan Salı 20:00'de


22.BÖLÜM ÖZETİ:
Buldukları haritanın hazine haritası olduğunu düşünen Mert, hemen çocukları çağırır. Yarım olan haritanın diğer yarısını bulmak için harekete geçen çocuklar, haritanın çıktığı şamdanın eşini alabilmek için, antikacının yolunu tutarlar. Gülçin ise, sınava girmek üzere okula gider. Gülçin’in unutkanlık sorunu, bu kez Bahadır Hoca’yı etkiler. Sınavda heyecanlanarak bildiği her şeyi unutan Gülçin’i sakinleştirmeye çalışan Bahadır Hoca, hiç hak etmediği bir suçlama ile karşı karşıya kalır!
Haritanın diğer yarısına ulaşamayan çocuklar, ellerindeki parçanın üzerindeki Osmanlıca yazıyı çözmeye çalışırlar. Zorlansalar da ilk bilmeceyi çözmeyi başaran çocuklar, çok daha zor bir bilmece ile karşılaşırlar. Bu sırada haritanın diğer yarısını bulma umuduyla, şamdanın eşini almak için antikacıya giden Mert ve Bora, aradıkları hazinenin peşinde başkalarının da olduğundan habersizdir! Mert ve Bora’yı gizlice takip eden tehlikeli adamlar, hazineyi elde edebilmek için her şeyi göze almışlardır! Masum gibi gözüken antikacı ise, Osmanlı’dan bu yana kendilerini herkesten saklamayı başaran gizli bir örgütün üyesidir!..
Erol Hoca’nın eski bir arkadaşı, sanat tarihi derslerinde yardımcı olmak için akademiye gelir. Kadının Erol Hoca’ya oldukça samimi davranması, Bayan Berbatov ve Füsun’u şaşkına çevirir. Bir yanlış anlama sonucu, Erol ve Mehtap’ın arasında özel bir ilişki olduğunu düşünen Füsun, Erol’a olan kızgınlığını gizleyemez.
Erol Hoca ve biraz şansın da yardımıyla, haritadaki ikinci bilmeceyi çözen ve haritanın diğer yarısını bulan kızlar ve çocuklar, kendi aralarında hazine arayışında bir yarış başlatırlar. İkili gruplara ayrılan kızlar ve çocuklar, bilmeceleri kendi başlarına çözmeye çalışırlar. Peşlerindeki esrarengiz adamlardan ve şamdanı satın aldıkları antikacının da onları izlediğinin farkında olmayan kızlar ve çocuklar, hızla karşılarına çıkan diğer bilmeceyi de çözer ve hazineye bir adım daha yaklaşırlar. Çocukların hazineyi bulacağını anlayan kötü adamlar ise, işi garantiye almak için Zeynep’i kaçırmaya karar verirler!
Bütün bunlar olurken, oyun oynadıkları Kartal’ın disipline verildiğini öğrenen Emre ve Korkut, Kartal’ın kendilerini ispiyonlayacağını düşünerek telaşa kapılırlar. Bahadır Hoca’nın uğradığı iftira yüzünden akademiden ayrılmayı düşünmesi ise, kızları oldukça üzer!..
Hazine arayışı sırasında Korkut’un ilginç fikirleri yüzünden oldukça komik durumlara düşen çocuklar, hazineye bir adım bile yaklaşamazlar. Ancak Barış ve Eren, Erol Hoca’nın da yardımıyla önce hazineyi, ardından da kötü adamları, karşılarında bulurlar!

25 Mart 2008 Salı

Grup hepsi özel resimler






Hepsi Röpörtajı

* Çok yogun bir hayat yasiyoruz. Tek basima kalmayi cok seviyorum ve hic sikilmiyorum. Çocuklugumdan beri bu hep boyle…
* Yalnizken muzik dinlerim; cocukken de ayniydim. O donemde kasetlerim, CD’lerim yoktu. Evde babamin caz ve klasik muzik kasetlerini dinlendirdim. Anneme film kiralatip onlari izledigim de olurdu. Hic sikilmazdim, simdi de bunlari yapiyorum. Evde yalniz kaldigim zaman film izliyorum ya da tek basima sinemaya gidiyorum. Aslinda cok sessiz sakin biri degilim.
* İnsan kendini yalniz birakmaya zaman ayirmali. İnsanlar bazi zamanlarda yalniz kalabilmeli, kendini dinleyebilmeli. Çunku o zamanlarda beyin ve beden depolaniyor.
* Ailemle yasiyorum, kendi evim de var. Okulumun uzak olmasi ve cok erken saatlerde okulda olmam gerektigi icin bir arkadasimla eve ciktim. Uyumayi cok sevdigim icin arkadasimla kalmayi tercih ettim.
* Karamsar biri degilim. Aksine bana Pollyanna bile derler. “Çok iyi niyetlisin. Her seye gulme” derler… Çok disa donuk bir insanim rol yapmaktan nefret ederim. Kolumdaki dovmede ‘be yourself’ (kendin ol) yazili. Herkesin okuyabilecegi sekilde yazdirdim; karsimdaki konusurken bu yaziyi gorsun ve ‘kendi gibi olmayi’ hatirlasin diye…
Gülçin
* Aldatilmaktan tabii ki korkuyorum. Ama ayni zamanda buna cok da hazirlikliyim. Herkes herkesi her an aldatabilir. Paranoya derecesinde supheci davranmamak gerekiyor. Realist de olmak lazim…
* İnsan bir iliskide aradigini bulamiyorsa, aliskanliga donustuyse ya da baska birine asik olduysa aldatabilir. Ama bu sirada esinden de vazgecmek istemiyorsa cok esliligi de secebilir. Biri yeni aski, digeri de esi… Erkeklerin kandirilmasi cok kolay. Erkeklerin zayif noktalarini hepimiz biliyoruz. Bazi kacamaklar onlar icin aldatma bile sayilmiyor. Kadinlar ise duygusallik ariyor.
* Aldatildigima eminim! Tek eslilige inanmiyorum. Ama ben tek esliligi tercih ediyorum. Hic kimsenin
dogasinda tek eslilik yok. Bir insanin hayati boyunca farkli sevgilileri oluyorsa ya da tanistigi ilk kisi ile evlenmiyorsa zaten bu tek esli olmadigini ve baskasini sevebildigini gosterir. Sadece penguenler tek eslidir.
* Benim icin en onemli sey erkek arkadasimin durust olmasi. Aldatirsa ‘affedebilir miyim’ bilmiyorum. Saygi duyarim, belki kabul edebilecegim bir sey olabilir ama onemli olan soylemesi. Soylemiyorsa cok farkli davranirim.
Cemre
* Hic kimse bana olgun bir kadin gibi davranmiyor. Bana her an her seyi yapabilecek bir deli gibi davraniyorlar. Halbuki bu kadar deli degilim.
* Çekimlerde “Biraz daha seksi olmaya calis” dedikleri zaman olgun bir kadin olmusum diyebilirim. Şu anda bana “Biraz daha seksi bakmalisin” deniliyorsa anliyorum ki, daha olgun bir kadin olamamisim. Ama genel anlamda buyudum, buyuyorum.
* Kadin oldugumu hissettigim zaman isime devam ediyor olacagim. Farkli bir konsepte burunup yine ‘Hepsi’ olarak devam edecegiz. Mutlaka cocugum olmasini da istiyorum. Kadin oldugumda iyi bir ailem de olacak. Hep bunun hayalini kuruyorum.
* Annemin kucagina 40 yasima geldigimde de oturmak isterim. Kac yasinda olursam olayim her zaman annemden bu ilgiyi bekleyecegim. Mutlaka sevdigim insanlar benimle ilgilenmeli.
* Duygusal olarak cok kuvvetli gorunurum ama icimin parcalandigi zamanlar olur. Disariya hic oyle gorunmem.
Yasemin
* Son olarak 16 ay once asik oldum. İlk goruste ask diye bir sey olmadi. Hatta ondan nefret etmistim. Yumurtayi hic sevmedigim halde yumurta ile ilgili bir espri yapmisti bana… Onu tanidikca dis gorunusun degil, ic guzelligin onemli oldugunu anladim. Eskiden bir erkegin cok yakisikli olmasi benim icin onemliydi. Şimdi sadece insan olsun yeter. Tecrubelerimden cok sey ogrendim.
* Zor bir isim var ve o da bana ayak uydurmasi gerektigini kabul ediyor. Bu bile benim icin onemli. Destek olunca her sey daha kolay oluyor. Seni her turlu kabul eden ve her zaman yaninda olan bir adamla berabersen gercek aski yasiyorsun demektir.
* İlk aylarda ayaklarim yerden kesildi. Sonra ‘dur ne yapiyorsun bir isin var senin’ dedim… 1-2 ay sonra her sey duzene girdi. Her gun gorusuyoruz ama bulusmadan once hâlâ benim karnim agriyor.
* Bir erkegin ses tonu beni etkileyebilir. Çogu erkek temizligine ve bakimina ozen gostermiyor. Ellerine, yuzune ve dislerine dikkat etmeyen bir erkekle asla beraber olamam. İyi bir aile yasaminin olmasini isterim. Ne surekli gece kuluplerine gidip eglensin ne de asosyal olsun. İkisinin dengesini kurmasi cok onemli. Onun yaninda kendimi guvende hissetmem icin duzenli bir hayatinin olmasi lazim.
* O beni aldatirsa ya da ben onu aldatirsam iliskimiz biter. Ama ikimizin de boyle bir olayla karsilasacagimizi sanmiyorum. O guveni bana verdi. Yaptigi her seyden haberim oluyor